baslik

Aslında başlık eski bisikletinizi toparlayın da olabilirdi. Yıllardır bir köşede duran ve her bakışımda tekrar bineceğim dediğim bisikletim, sahile yakın bir muhite taşınmamla beni dürtmeye başladı. Sanıyorum 1993'te almıştım, kim bilir en son ne zaman sürdüm. Lastikleri bayatlamış olsa da şişirince binilebilirmiş gibi geldi, ben de aldım indim sahile. Uzun zaman olmuş; ilk başlarda oldukça garip geldi motosikletten sonra. Göbeğim beni oldukça zorlasa da bir süre sonra alıştım. Ufak bir test sürüşü diye başladığım sürüş birkaç saat sürdü ve bisikletimi elden geçirmeye karar verdim.

 

DSC 0001DSC 0003En bariz ihtiyacı temizlik olsa da ben ilk başta lastikleri değiştirmeye karar verdim. İnternette araştırma yaparken fark ettim ki, aslında "vintage" bir bisiklet olmuş Cannondale M800 Beast of the East'im. Ona göre muamele edeyim diyerek bir de Shimano'nun bisiklet gresinden edindim. Kadro aluminyum alaşım olduğundan paslanmamış, ama sağda solda paslanmış yerler var, boyasının zarar gördüğü noktalarda bolca. Ön vites kumandası çalışmıyor, arka tarafa ayarsız, zincir kendinden geçmiş. Bir sürü mesele var yani.

Sökmeden de adam etmek mümkün gerçi, ama ben dağıtmaya karar verdim. İlginçtir vakti zamanında aldığım ve sele borusuna monte edilen minik alet çantası ayna ve kartuş sökümü dışında tüm işlerimi gördü. Takdir ettim. İlgilenenler burayı inceleyebilirler.

motulGrupSökmelerle beraber kimyasal hazırlığımı da bitirdim. Motosiklette bolca kullandığım Motul'den zincir ve balata temizleme spreyi ve zincir yağı. Ek olarak her evin olmazsa olmazı WD40. Temizlik için işten sonra çöpe atılacak muhtelif bezler, bir tencere süngeri, bulaşık teli, diş fırçası ve durum bu kadar vahimse tel fırça işinizi görecektir sanıyorum. Unutmadan naylon atılabilir eldiven büyük imkan, bir süre sonra kullanmaya alışıyorsunuz.

gresBenim gibi bilye ve yataklara kadar sökecekseniz uygun gres edinmeyi de ihmal etmeyin. Ben bildiğim bir ürün kullandım, lakin bir sürü yeni ürün var; sprey olanlar merakımı cezbetse de şimdilik bildiğim yoldan gitmeye karar verdim. Her defasında bir macera iyidir. :)

Yukarıdaki boğaz resminden de görebileceğiniz üzere WD40 ve sünger büyük işler başarıyor. Şansıma jant tellerim çelik değilmiş, jantta titanyum yazıyor gerçi, ama ben telleri de kapsadığını düşünmemiştim. Jant ve telleri temizlemek oldukça basit, ama uzuuuuun sürüyor. 

DSC 0017Fren ve vites telleri de temizlenince kullanılabilir gözüktüler; ben de kullanacağım. Sökerken bir yandan da şaşırıyorum. Mesela frenlerde ilk olarak bir tork dağıtıcı koymuşlar, oradan V fren gibi kollara ulaşıyor. Çoktan unuttuğum garip, ufak, ama akılcıl mekanik teknolojiler karşılıyor beni söktüğüm her parçada.


Taa ki o çalışmayan Shimano Deore LX Rapidfire vites kumandasına gelene kadar keyfim yerindeydi. Bu parçayıysa sökmek için bile birşeyler okumam gerekti. Normalde içine 

WD40 bastığınız zaman içindeki toz toprak akıyor ve tekrar çalışır hale geliyormuş, ama bende öyle olmadı! 

DSC 0018

Bir yay kırılmış, hem de minicik. Görmeyen gözlerimle çekmecelerin birinden bulduğum benzer kalınlıktaki yaydan bunun sağlam hali olduğunu sandığım şekilde yeniden yay bükmek yarım günümü aldı. İnadım tutmasa gidip yenisini almak daha mantıklı. Bir yanda da "vintage" restorasyon yapmanın gazındayım; çaktırmayın. :P

Bu arada resimleri sağ klikleyip büyük hallerini inceleyebilirsiniz. Parçaların dönüşümleri beni şaşırttı açıkçası. Yorucu olduğunu söylemeyi unuttuysam, hatırlamanın zamanıdır. Ellerim hala sızlıyor zira. :(

Bir yandan da yorulmanın karşılığını da nerdeyse hemen alıyorsunuz. Keyifli bir yorgunluk yani. Kartuş ve göbekleri söküp takarken fotoğraf çekmemişim. :( Ellerim pis olduğundan üşendim herhalde. Benim şansıma dağılmış bilye, aşınmış yatak gibi sorunlarla karşılaşmadım. Ne diyeyim vaktinde zorlanarak almıştım bu bisikleti; hatta bilgisayarımı satmıştım diye hatırlıyorum yirmiküsur sene önce. İyi yapmışım! Bisikletin her parçasında tekrar tekrar fark ediyorum bunu. Zaten elin Conisi her yere de yazmış Amerika'da yapılmıştır, elde kaynaklanmıştır vs diye. Yazsın vallaha; hak etmiş Coni.

Ufak boya rötüşları dışında sizi toparlanmış halinin resimleriyle şimdilik başbaşa bırakıyorum.

DSC 0028

DSC 0030DSC 0031

Sahilde tekrar bir sürdüm. Geçen onca yıla rağmen hafif ve rijit bir kadrosu var. Krank yerden oldukça yüksek merdiven, kaldırım dilediğim gibi inip, çıkabiliyorum; desem de formum buna her daim izin vermiyor şimdilik. Yeni bisikletlerden birini de denemişliğim yok, ama daha iyi ne sunabilir kestiremiyorum. Bir de dedim ya artık Vintage bir Cannondale binicisiyim. :)